• Nombre de visites :
  • 1054
  • 1/6/2013
  • Date :

Rahmet Peygamberi (s.a.a.) ve  İnsan Hakları

rahmet peygamberi (s.a.a.) ve  insan hakları

Rahmet Peygamberinin (s.a.a.) mektuplarında İnsan Hakları Manifestosu

İslami hukuk hakkın kıymet ve değerini hemen görevin yanında ölçmekte ve hiç bir zaman ne hakkı göreve kurban eder ne de görevi hakka ezdirir. Böyle bir kapsayıcılık Kur’ani ayetlerin metninde ve Peygamber (s.a.a.) ile İmamların (a.s.) sünnetinde mevcuttur.

Biz burada Peygamber Efendimizin (s.a.a.) bir çok mektupları arasından sadece bir örneği, yukarıdaki sözlerin teyidini göstermek için ve aynı halde İslamın insan haklarına verdiği önemin bir boyutunu açıklamak için seçtik: Peygamber Efendimizin (s.a.a.) Necran Hristiyanları ile yaptığı sözleşme (1). Bu sözleşme (2) Hicretin 9.cu ylında ve meşhur Mübahele macerasından sonra (3) Peygamber Efendimiz (s.a.a.) ile Necran Hristiyanları arasında imzalanmıştır ve Peygamber Efendimizin (s.a.a.) İnsan Haklarını gözönünde bulundurması konusunda onun siyasal-hukukî ahlakına hâkim olan ilkelerden sadece bir örnektir.

İslami hukuk hakkın kıymet ve değerini görevin yanı sıra ölçmektedir ve hiç bir zaman ne hakkı göreve ne de görevi hakka kurban etmez. Böyle bir kapsayıcılık Kur’ani ayetlerin metninde ve Peygamber (s.a.a.) ile İmamların (a.s.) sünnetinde mevcuttur.

İnsan hakları: Rahmet Adaletin yanında

Bu sözleşmede, Peygamber Efendimiz (s.a.a.) Necran halkının güvenliğini sağlamak ve malları koruma karşılığında Cizye adlandırılan bir miktar para verilmesini hükmeder ancak onun karşılığında İslami merhamet, adalet ve rahmetin bir eşsiz örneğini sunarken Necran halkının karşılıklı haklarını güvenceye alıp üstlenir. Bu rahmet ve merhametin örneğini sözleşmenin ilk bentinde görebiliriz. Bu bentte şöyle açıklanmıştır ki, Necran Hristiyanları Mübahele konusu esnasında her hangi bir nedenlere göre Mübaheleyi devam etmekten vazgeçtikleri ve meyveler, altın, gümüş ve kulları hakkında hükmetmeyi Peygambere (s.a.a.) devrettiklerini gözönünde bulundurarak Peygamber (s.a.a.) de onların hepsini halka bağışlıyor ve sadece bir azcık vergi tayin etmekle (ve bu ise Peygamberin s.a.a. onları yendiği için değil sözleşmenin gelecek bentlerinde kaydolan Necran halkının güvenliği ve onların mallarını korumayı üstlendiği içindi) yetiniyor.

Necran halkının haklarını koruma uğrında yazılan bu sözleşmenin önemli parçaları şöyledir:

A)    Peygamber (s.a.a.) Necranlıların İslam ordusuna emanet olarak verdikleri bütün savaş malzemelerinin-yerel isyanları yatıştırmak için- bozulduğu yada mahvolduğu takdirde o hazretin temsilcileri tarafından karşılanmasını üstleniyor:

‘Yemende isyan yada bir problem çıkarsa Necranlılar müslümanlara otuz at, otuz zırh ve otuz deve vermeyi üstleniyor ve karşılığında ise sözkonusu zırh, at, deve ve her hangi bir malzeme mahvolursa benim delege ve temsilcilerim karşılığını onlara ödemeyi üstlenecektir.’

Notlar:

1-    Necran Hicaz ve Yemen arasında yetmiş köyü olan mamur bir bölgeymiş.

2-    Bu sözleşmenin içeriği aşağıdaki kaynaklar ve diğer İslami kaynaklarda gelmiştir: Haraç, Ebu Yusuf; Haraç, Ebu Ubeyd; Futuh ul-Buldan, Belazurî; Zadulme’ad, İbni Kayyim; İmta, Mikrizi; Vesaik us-Siyasiyye El-Yemeniyye, Muhammed ibni Ekve’ Havâli; Ebi Davudun Sünen kitabı; Tarihi Yakubi vb.

3-    Mübahele konusunda daha fazla bilgi edinmek için çeşitli tefsir kitaplarında Mübahele ayetinin tefisirine (Al-i İmran sûresinin 61.ci ayeti) ve aynı halde İslam Peygamberi’nin (s.a.a.) sünneti hakkında olan kitaplara başvurnuz.


Rahmet Peygamberi (s.a.a.)

HZ. RESULULLAH (S.A.A) MÜSLÜMANLARlN İDARECİSİYDİ

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)