Soru 672: Ben İsfahanlıyım. Bir süreden beridir İsfahan'a bağlı olan Şahinşehr şehrindeki üniversitede çalışıyorum. İsfahan'ın ruhsat haddinden Şahinşehr'in girişine kadar olan mesafe şer'î mesafeden azdır (yaklaşık 20 km); ancak, şehrin dışında olan üniversiteyle aradaki mesafe 25 km. civarında olup şer'î mesafeden fazladır. Üniversite Şahinşehr'dedir ve yolum şehrin içinden geç-mektedir. Ama; asıl hedefim üniversiteye gitmektir; bu durumda ben yolcu sayılır mıyım? Cevap: İki şehrin arasıdaki mesafe dört şer'î fersahtan az olursa yolcu hükümlerinin kapsamına girmezsiniz. |
Soru 673: Ben her hafta Hz. Masume'nin (s.a) türbesini ziyaret etmek ve Cemkeran Mescidi'nin özel ibadetlerini yapmak için Kum kentine gidiyorum, bu yolculuğumda namazlarımı tam mı kılmam gerekiyor, seferî mi? Cevap: Bu gibi yolculuklarda namazı seferî kılmalısınız; çünkü, hükmünüz diğer yolcuların hükmüyle aynıdır. |
Soru 674: Benim doğum yerim "Kaşmer"dir; h.ş. 1345'ten 1369'a kadar Tahran'da ikamet ediyordum ve üç yıldır da idarî görevimden dolayı ailemle birlikte "Benderabbas" şehrinde ikamet etmekteyim, yaklaşık bir yıl sonra vatanım olan Tahran'a geri döneceğim. Benderabbas'ta olduğum müddetçe görevim gereği her an Benderabbas'a bağlı olan şehirlere giderek bir müddet orada kalmam muhtemeldir ve üzerime bırakılan idari görevin ne kadar süreceğini öngörmem de mümkün değildir. Bu durumda; namaz ve orucumun hükmü nedir? Çoğu zaman ve en azından yılın bazı ayları birkaç günlüğüne merkez dışı görevde olduğum dikkate alındığında kesir-us sefer (çok yolculuk yapan) sayılır mıyım? Ev hanımı olan eşim Tahran doğumludur. Benderab-bas şehrine gelerek orada benimle kaldığını dikkate aldığımızda onun namaz ve oruçlarının hükmü nedir? Cevap: Vatanınız olmayan şimdiki görev yerinde on gün kalmayı kastetmedikçe veya görevinizle ilişkin bir iş için her on günde en azından bir kere görev yerinden şer'î mesafeye yolculuk yapmadıkça namaz ve oruçlarınızın hükmü, namazın seferî oluşu ve orucun sahih olmayışında yolcuların hükmüyle aynıdır. Sizinle iş yerinize gelen eşiniz orada on gün kalmayı kastetmişse namazı tam kılmalı ve oruç da tutmalıdır; aksi durumda namazı seferî kılmalıdır ve orada oruç tutması da sahih değildir. |
Soru 675: Bir yerde on gün kalacağını bilen veya on gün kalmak isteyen kimse on gün ikamet kastı eder, ancak, dört rekâtlık namaz kılmasıyla namazı tam kılma hükmü sabitleştikten sonra zaruri olmayan bir yolculuğa çıkması caiz midir? Cevap: Zarurî olmasa bile yolculuğa çıkmasının sakıncası yoktur. |
Soru 676: İmam Rıza'nın (a.s) türbesini ziyarete giden bir kimse orada on günden az kalacağını bildiği halde namazının tam olması için on gün kalmayı kastederse hükmü nedir? Cevap: On gün kalmayacağını bilirse on gün kalmayı kastetmesi anlamsızdır, bu kastının etkisi de yoktur, orada namazı seferî kılması gerekir. |
Soru 677: Şehirde hiçbir zaman on gün ikamet etmeyen ve şehrin ahalisinden de olmayan ancak, çıktıkları yolculuklar şer'î mesafeden az olan görevlilerin, namazı seferî veya tam kılma hususunda vazifeleri nedir? Cevap: Vatanlarıyla görev yerleri arasındaki gidiş ve dönüşleri üst-üste şer'î mesafe miktarında olmazsa yolcu hükümleri onlar hakkında geçerli olmaz; vatanıyla iş yeri arasında şer'î mesafe kadar uzaklık olursa her on günde bu iki yer arasında en azından bir kere gidip gelirse namazı tam kılması gerekir ve aksi durumda on günden sonra ilk yolculukta hükmü diğer yolcuların hükmüyle aynıdır. |
Soru 678: Ne kadar (on gün mü, daha az mı) kalacağını bilmediği bir yere yolculuk yapan kimse namazı nasıl kılmalıdır? Cevap: Namazı seferî kılmalıdır. |
Soru 679: İki yerde tebliğ yapan ve o bölgede on gün kalmak isteyen kimsenin namaz ve orucunun hükmü nedir? Cevap: Örfe göre iki yer sayılırsa o ikisinde ikamet kastı etmek sahih olmaz; on gün içinde diğer yere gidecekse yalnız birinde de ikamet kastı etmek sahih değildir. |