Kur'ân'ın yazı ve sayfasını necis etmek haramdır. Necis oldu-ğunda, hemen yıkanması gerekir. |
Kur'ân'ın cildi necis olduğunda, Kur'ân'a saygısızlık sayıldığı takdirde yıkanması gerekir. |
Kur'ân'ı, ölü hayvan ve kan gibi necasetlerin üzerine koymak, necaset kuru bile olsa haramdır ve Kur'ân'ın onun üzerinden kaldırıl-ması farzdır. |
Kur'ân'ın bir harfini bile necis mürekkeple yazmak haramdır. Yazıldığı takdirde yıkanmalı veya yontma ve benzeri bir yolla silinmelidir. |
Farz ihtiyat gereği kâfire Kur'ân vermekten sakınılmalıdır. Kâfirin elinde Kur'ân görüldüğünde imkan dahilinde alınmalıdır. |
Kur'ân sayfası veya üzerinde Allah'ın, Resulullah'ın (s.a.a) veya Ehlibeyt İmamları'nın (a.s) adı yazılı bir kağıt gibi, saygı götse-rilmesi gereken bir şey, tuvalete düşerse, onu dışarı çıkarıp yıkamak, masrafı bile gerektirse, farzdır. Eğer çıkarmak mümkün olmazsa, o sayfanın çürüdüğüne yâkin edilene dek o tuvalet kullanılmamalıdır. Yine Türbet (Hz. Hüseyin'in -a.s- türbesine ait toprak) tuvalete düşer ve onu çıkarmak mümkün olmazsa, dağılıp tamamen yok olmasından emin olana dek o tuvalet kullanılmamalıdır. |
Necis olan şeyi yeyip içmek haramdır. Yine zararı olduğu tak-dirde necasetin kendisini çocuklara yedirmek haramdır; hatta farz ihti-yat gereği zararlı olmasa bile necaseti çocuklara yedirmekten sakınıl-malıdır. Ama necis olmuş yemekleri çocuğa yedirmek haram değildir. |
Yıkanıp temizlenmesi mümkün olan necis bir şeyi satarken veya âriyet (=ödünç) verirken, necis olduğunu söylememenin sakıncası yoktur. Ama eğer, satın veya âriyet alan kimsenin bunu yeme ve içme-de kullanacağı bilinirse, necis olduğunun söylenmesi gerekir. |
Eğer bir kimse, birinin necis olan bir şeyi yediğini veya necis elbiseyle namaz kıldığını görürse, ona söylemesi gerekmez. |
Evinin veya yaygısının bir yeri necis olan kimse, o eve giren kimselerin beden veya elbise veya başka bir şeylerinin rutubetli olarak necis yere değdiğini görürse, onlara söylemesi gerekmez. |