Namazı geciktirdiği takdirde hayız göreceğini bilen bir kadın, vakit girer girmez, hemen namazını kılmalıdır. |
Kadın namazı geciktirir ve vaktin girişinden bir namazın farzlarını yapmak için gerekli bir süre geçer ve kadın hayız görmeye başlarsa, o namazın kazası üzerine farz olur. Hızlı okuma, yavaş okuma ve diğer şeylerde kendi hâlini göz önünde bulundurmalıdır. Örne-ğin, seferî olmayan bir kadın, öğle vakti girdiğinde namazı kılmaz ve öğlenin evvelinden söylenen şartlara göre dört rekâtlı bir namaz kılmak için gerekli bir süre geçtikten sonra hayız görürse, onun kazası farz olur. Seferî olan kimse içinse iki rekât namaz kılmak için gerekli bir sürenin geçmesi yeterlidir. Yine namaz için kendinde bulunmayan gerekli diğer hazırlıkları da dikkate almalıdır. Sonuç şudur ki, mezkur hazırlıkları yapıp bir namaz kılmak için gerekli müddet geçer de hayız görürse, kaza etmesi farz olur; aksi takdirde farz olmaz. |
Kadın, namazın son vakitlerinde tamamen âdetten temizlenir ve gusül, abdest ve namaz için gerekli diğer hazırlıkları elbise değiştirmek veya yıkamak gibi- yaptığında bir rekât veya bir rekâttan fazla namaz kılmaya yetecek kadar vakit kalırsa, namazı kılmalıdır; aksi takdirde kaza etmelidir. |
Âdet gören kadının gusül ve abdest almak için yeterli vakti olmaz; ancak teyemmümle namazı vaktinde kılabiliyor olursa, o namaz farz olmaz. Ama vaktin darlığından değil de kadının durumu teyemmüm almayı gerektiriyor ise, -meselâ, su ona zararlı olursa- teyemmüm edip namazı kılması gerekir. |
Âdet gören kadın, temizlendikten sonra namaz için yeterli vakit olup olmadığı hakkında şüpheye düşerse, [şüphesi ona engel olmamalı ve] namazı kılmalıdır. |
Namaz için gerekli hazırlıkları yapıp, bir rekât namaz kılacak kadar vakit olmadığını sanıp namaz kılmaz ve daha sonra yeterli vakit olduğunu anlarsa, kaza etmesi gerekir. |
Hayızlı kadının âdet gördüğü hâlde namaz vakitlerinde, kanı temizlemesi, pamuk ve bezi değiştirmesi ve abdest alması, eğer abdest alamıyorsa teyemmüm etmesi ve önceden namaz kıldığı yerde kıbleye doğru oturup zikir, dua ve salavatla meşgul olması müstehaptır. |
Âdet gören kadının, üzerinde Kur'ân taşıması ve onu okuması, herhangi bir yerini Kur'ân'ın kenarına ve yazı aralarına değdirmesi ve yine kına ve benzeri şeyler yakması, mekruhtur. |