• Nombre de visites :
  • 2883
  • 16/6/2009
  • Date :

Hz. Ali (a.s.) Açısından Adalet (4)

imam ali

  Tembellik ruhunu, kalleşliği yaygınlaştırıp, ahlakî değerleri zayıflatır. Bu tür yardımlar, cud ve ihsanlar, kasıp kavuran acımasız saldırgan bir ordu kadar yıkımlara yol açar. Nitekim Allah bazı infaklar konusunda şöyle buyurur:

Onların bu dünya hayatındaki harcamaları kendi nefislerine zulmetmiş olan bir kavmin ekinine isabet eden kavurucu soğukluktaki bir rüzgara benzer ki onu (ekini) helak etmiştir. Allah, onlara zulmetmedi, fakat onlar kendi nefislerine zulmetmektedirler. (Al-i İmran - 117)

  Bir toplumu Cud ve ihsan yoluyla idare etmek mümkün değildir. Toplumsal hayatın temeli ve omurgası adalet üzerine bina edilmiştir. Hesaplı cud ve ihsanlar, ve ölçüsüz yardımlar, işleri çığırından çıkarır.

  İmam Seccad -as- şöyle buyuruyor:

Halkın çoğu aşırı derecede övülüp methedildiği için ifsat oldular. Halkın çoğu da ayıpları göz ardı edildiği ve tenkit'e uğramadıkları için kibirlenip gururlandılar. Halkın çoğu da yapılan ihsan ile hayatlarını idare edip, işlerini yürüttükleri için yavaş yavaş gafil oldular. (Tuhaful ugul- S. 281)

Hz. Ali -as- nin en mükemmel Cud , bağışta bulunma, eli açık ve cömertlik simgesi olduğunu duyan halk onun adaleti, Cud'dan daha üstün olduğunu vurgulamasından dolayı şaşırıyor ve Adl'in nasıl olur da Cud'dan üstün sayıldığını soruyorlar. Cud, kerem ve İsar ehlinin öncüsü olan İmam Ali -as- nin Cud ve keremin işleri düzen ve rayından çıkardığına ilişkin sözlerinin ne anlama geldiği soruluyor. Fakat olayı iki boyuttan değerlendirdiğimde, şimdiye kadar Cud ile Adl olgusuna tek boyutlu bir bakış açısıyla değerlendirdiğimizi görüyorum. Yani onu ahlaki, ferdi ve nefsani faziletler açısından değerlendirmiş bulunuyoruz. Elbette özel ve ferdi açıdan olay çok güzel ve uygun bir girişim sayılıyor. Fakat önemli olan meselenin toplumsal boyutuyla ilgilidir.

hz.ali

  Bizler pek bir şekilde, bu açıdan olayı değerlendirmiş bulunuyoruz. Çünkü beşeri toplum son zamanlarda toplumsal etüdlerin önemine vakıf olup, toplumsal kural ve ilkeleri tesbit edebilmiştir. Geçmişte değerli düşünürlerimiz, bir ölçüde toplumsal olayları irdeleyip, ilkelerini tespit etmiş bulunuyorlar. Fakat bir bilim dalı olarak toplumsal gelişmeleri değerlendirecek yapılandırmalardan uzak kalmışlardır. Bu yüzden olaya ahlakî ve ferdi açıdan bakmışlardır. NehcÜl-Belaga'daki bu cümle hakkıyla kaydedildiği halde, kimse onu önemseyip, ilgili bir eser yaratamamıştır. Çünkü bu cümle ahlaki değer ölçüleriyle doğru bir şekilde anlaşılamazdı. Fakat günümüzde sosyal bilimlerin gelişmesi sayesinde, ahlaki kıstaslardan başka kıstaslarda belirlenmiştir.

İşte bunun üzerine İmam Ali -as-nin adl'in Cud'dan üstün olduğu, cud'un işleri rayından çıkardığı, sözü anlam ve eşsiz bir değer kazanmıştır.

Nehc'ül-Belaga çağlar ötesi bir özellik taşımaktadır. Nitekim Nehcül-Belagayı taşımaktadır. Nitekim Nehc'ül-Belaga'yı derleyen ve hazırlayan Seyyid Rezi (ra) ve Nehc'ül-Belaga'nın derlenip toplandığı çağın en büyük düşünür ve filozofu Ebu Ali İbni Sina bile bu yüce toplumsal hakikatin özünü kavrayıp, beyan edememiştir.

Kaynak:İkiislam 


Hz. Ali (a.s.) Açısından Adalet (3)

Hz. Ali (a.s.) Açısından Adalet (2)

Hz. Ali (a.s.) Açısından Adalet (1)

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)