Rafsancani ve Karadavi'den İslami Vahdet Vurgusu

    17/02/2007

    İran İslam Nizamının Maslahatlarını Teşhis Kurumu başkanı Ayetullah Haşimi Rafsancani, Dünya Ulema Birliği Başkanı Yusuf Karadavi ile El'Cezire TV kanalında canlı yayına katılarak İslam Dünyası'nın sorunlarını ele aldı.
    Düşmanların bölgede mezheplerarası çatışma çıkarmaya çalıştığını söyleyen Rafsancani, Şii ve Sünni Müslümanlar arasında vahdete vurgu yaparak ihtilafları körükleyen sözlerin şeytanın naraları olduğunu ve Müslümanların bu gibi sözlerden büyük bir titizlikle kaçınması gerektiğini söyledi.
    İslami Vahdeti geliştirmenin İslam dininin önemli ilkelerinden biri olduğunu kaydeden Rafsancani, son günlerde ortaya atılan fitnelere değinerek Hepimiz İslam ve Kuran'ın evladıyız ve inanıyoruz ki Ehli Sünnet Alimleri de bizim gibi vahdet istiyor dedi.
    Bu programın İslam ümmetinin hayır ve maslahatına olmasını temenni eden Rafsancani, ‘İslami Vahdet'i korumak amacıyla bu programı düzenleyen Karadavi ve El'Cezire TV kanalına da teşekkür ederek bu gibi programların İslam alimleri ve düşünürlerin daha da yakınlaşmasına vesile olacağını söyledi.
    İran'da İslam İnkılabı'nın zaferinden sonra özellikle rahmetli İmam Humeyni ve Ayetullah Hamenei'nin çabaları başta olmak üzere İslami vahdet ve mezhepler arasında yakınlaşmasının sağlanması için önemli çabalarda bulunduklarını belirten İran İslam Nizamının Maslahatlarını Teşhis Konseyi başkanı Ayetullah Rafsancani, bu çabaların Ayetullah Burucerdi ve Şeyh Muhammed Abdu'nun çabalarının devamı olduğunu söyledi.
    Konuşmasının devamında Bizim en büyük hedefimiz İslam dinini savunmak ve başka mezheplere de saldırmaktan uzak durmak hatta onlarla yakınlaşmak diyen Rafsancani, en büyük tehlikenin dünya emperyalizmi olduğunu belirterek, dünya emperyalizmi ve siyonizmin İslam ülkeleri ve zenginliklerine musallat olmak istediğini vurguladı ve sözlerini şöyle sürdürdüNULLquot;.Biz peygamber Efendimiz Hz.Muhammed Mustafa'nın (sav) sünneti ve Ehli beytin siyeri ve çeşitli İslam alimlerinin yardımıyla, İslam ümmetini savunabiliriz. Biz başka dinlere saldırmayı düşünmüyoruz, amacımız sadece İslam dinini korumaktır. Biz İran'da sürekli İslam peygamberine, Ehli beytine ve sahabelerine salavat getiriyoruz. Biz imam Humeyni ve İslam inkılabı rehberinin buyurduğu gibi sürekli ihtilaf konuları yerine ortak yönlerimize vurgu yapmamız gerektiğini söylüyoruz.
    Oturuma katılan Dünya Ulema Birliği Başkanı Şeyh Karadavi de, yaptığı konuşmada İran ile anlaşmazlıklarımızın bulunmasına karşın düşmanın baskı ve saldırılarına karşı İran'ın yanında olduklarını söyledi.
    Karadavi açıklamasında, İran veya bir başka İslam ülkesi, Amerika veya diğer düşmanların saldırısına uğrayacak olursa biz tüm gücümüzle karşı koyarız, saldırıya maruz kalan ülkenin yanında yeralırız dedi.
    Nükleer enerjinin İran'ın en tabii hakkı olduğunu kaydeden Karadavi, Bir İslam ülkesi olan Lübnan'ın siyonist rejimin saldırısına uğradığında Hizbullah hareketinin yanında yer aldıkları gibi bir İslam ülkesi olan İran'a yönelik baskılara karşı da İran'ın yanında olacağız ifadesini kullandı.
    Esas sorunun başkalarının kanını akıtmayı helal saymak olduğunu ve maalesef bazı ehli sünnet ulemanın da bunu yaygınlaştırmaya çalıştığını kaydededen Karadavi, İslam ümmetinin kardeşliğini zedeleyecek her türlü girişimden sakınılması gerektiğini söyledi.
    Konuşmasının devamında tarih üzerinde odaklanmaları gerektiğini kaydeden Karadavi, açıklamasında Belki tarih boyunca, ulemadan bazıları fitneye neden olacak açıklamalarda bulunmuşlardır ama biz bunu şimdiki kuşağın suçu olarak saymamalıyız ve Şii ve Sünnileri tekfir etmemeliyiz dedi.
    İslam Mezheplerini Yakınlaştırma Kurumu (Dar'ul Taqrib) ile ilgili 8 maddelik kararnamenin ciddi olarak takip edilmediğinden esef duyduğunu kaydeden Karadavi, ılımlı olmak gerektiğini, çünkü kıble ehlinin vahdetinin korunmasının zaruri olduğunu vurguladı.
    Ehlibeyt taraftarlarına saygısızlık edenlerin gerçek Ehli sünnet olamayacağını belirten Karadavi, dünyada Ehlibeyti ve Hz.Ali'nin (S) evlatlarını sevmeyen ve onlara saygısızlık eden tek bir Sünni müslümanın olmadığına da vurgu yaptı.
    Oturumun devamında İran'ın Irak'ın iç işlerine karıştığı iddialarını reddeden Rafsancani, Biz Irak halkının kendi kaderini kendilerinin belirlemesini istiyoruz dedi.
Rafsancani, Irak'taki karışıklıklarda İran'ın rolünün bulunduğu hiç bir operasyona rastlanmadığını, ancak bu operasyonlara bazı Arap ülkelerinin karıştığının gözlendiğini vurgulayarak Ayrıca biz Irak'ın iç işlerine karışmak istemiyoruz, bu ülkede katliam ve terör eylemlerine karşıyız şiddetle karşıyız dedi.
    Terör eylemlerinin büyük günah sayıldığını kaydeden Rafsancani, hiç bir müslüman veya gayrimüslimin kanının akıtılmaması gerektiğini, Irak'ta bazı radikal örgütlerin Irak'ın siyasi sürecini engellemek istediğini ve bu yüzden tüm Şii ve Sünni alimlerin Irak halkının kendi kaderini kendilerinin belirlemesi için çaba sarfetmeleri gerektiğini vurguladı.
    İran'dan Irak'a ölüm mangalarının gönderildiği iddialarını da cevaplayan Rafsancani şöyle konuştuNULLquot;Biz masum insanların kanının akıtılmasını haram biliyoruz. İslam Cumhuriyeti nizamı ve rehberin (Ayetullah Seyyid Ali Hamenei) bakış açısı da bu tür cinayetleri işleyenlerin yerinin cehennem olduğu doğrultusundadır. Ben konuşmamın başında da söylediğim gibi, Şeyh Karadavi, İran'ın Irak'la ilgili tutumu hakkındaki haberleri doğru biçimde takip etmeliydi ve bizim herkesten Irak'ta katliama son vermesini istediğimizi ve güvensizlik yaratmaktan el çekmesini istediğimizi görmeliydi. Biz İran'da inkılap rehberinden tüm ulema ve yetkililere kadar Irak'ta vahdet ve bütünlük istiyoruz ve masum halkın katliamına kesinlikle karşıyız.
KardaviNULL ve Sünnilerin işgal karşıtı mücadelesini onaylıyoruz.
    Oturumun devamında Şeyh Karadavi de, Irak'ta devam eden işgal karşıtı mücadeleyi onaylayarak Biz tüm Şii ve Sünni mücadelecilerin işgal karşıtı girişimlerini kabul ediyoruz ifadesini kullandı.
    İran'ın bölgesel rolüne de değinen Karadavi, Eğer biz ve İran etkinliğimizi kullanarak Irak'taki katliamları engelleyecek olursak, bunu başarırız dedi.
Karadavi Fars-Arap veya Şii-Sünni gibi ihtilaf yaratan konulardan sakınarak İslam ümmetinin vahdetine vurgu yapmak gerektiğini, çünkü bu gün İslam ümmetini üstün olması gerektiğini ve mezheple ilgili meseleleri aşması gerektiğini kaydetti.
    Dünya Ulema Birliği başkanı Karadavi, açıklamasında ayrıca İslam ülkeleri ve Müslümanların büyük potansiye sahip olduğunu ve bunu çok iyi değerlendirmelere gerektiğini hatırlatarak, İslam ümmetinin sadece vahdete doğru yol alması gerekir, bunu daha önce de bir çok kez vurguladım. Bu arada müslümanlara yönelik hiç bir saldırıyı kabul edemeyiz. Müslümanların birbirini öldürmesi asla kabul edilemez bir durumdur. Biz bu gibi saldırıları kınıyoruz. İslam ülkeleri ve Müslüman milletler Irak'ta halkın birliğini istemeli ve işgalci güçlerin bu ülkeden çekilmesi için ellerinden geleni yapmalıdırlar dedi.

mehrnews