Rice Araplardan yüz bulamadı!
23/01/2007
Rice'ın, Amerika'nın yeni Irak planı ile ilgili çıktığı Ortadoğu gezisi beklenenin aksine iyi gitmedi.
Amerika Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice'ın, Amerika'nın yeni Irak planı ile ilgili çıktığı Ortadoğu gezisi beklenenin aksine iyi gitmedi. Gezinin üçüncü gününde, Araplar, sözkonusu yeni planın sorunları çözmekten çok, daha da artıracağı yönünde ciddi şüpheler taşıdıklarını açıkladılar.
Yetkililer, Kuveyt Emiri'nin, Rice'a, Amerika'nın İran ve Suriye ile mutlaka işbirliği yapması gerektiği konusunda telkinde bulunduğunu ancak Amerikan Başkanı Bush'un öneriyi reddettiğini belirtiyorlar. Uzman görüşler, Ortadoğu'da yeni bir sürecin başlayabileceği yönünde birleşiyor.
Amerika'nın, Arap liderlerini kazanma çabaları şu an sonuçsuz kalmış gibi göründüğünden adının açıklanmasını istemeyen bir Amerikan diplomat, Bush yönetiminin, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Nicholas Burns'ü, kısa bir zaman sonra tekrar, plan üzerinde çalışmak üzere Ortadoğu'ya göndereceğini söyledi.
Salı günü, Kuveyt'te Rice ile bir araya gelen sekiz Arap Dışişleri Bakanı, Bush'un yeni Irak planı çerçevesinde sordukları sorular ile, Amerika Dışişleri Bakanı Rice'ı oldukça terlettiler. Arap diplomatlara göre; Mısır ve Ürdün'le birlikte toplantıya katılan sekiz Basra Körfezi ülkesi Dışişleri Bakanları, özellikle Şii ağırlıklı üyelerden oluşan hükümetin Başbakanlığını yürüten El-Maliki'nin, azınlık Sünni Arapların direnişlerini sona erdirip erdiremeyeceği konusu üzerinde duruyorlar. Merak edilen ve ısrarla sorulan bir diğer soru da, söz konusu Sünni gruptan temsilcilerin de hükümette görev alıp almayacaklarına yönelik. Çünkü Araplar, çatışmaların sona erdirilmesinin bir anlamda da buna bağlı olduğuna inanıyorlar.
Rice'ın konuşmaları hakkında bilgi sahibi olan bir diplomat, Şii-Kürt işbirliğine işaret ederek , aslında Arapların önce, Amerikan yanlısı ve Şii ağırlıklı Irak hükümetinin egemenliğindeki politikaların mezhep ayrılıklarını sonlandırmak konusunda ne kadar faydalı olabileceğini bilmek istiyorlar şeklinde konuştu. Görüşmeler halen kapalı kapılar ardında yapıldığından, diplomatlar, ancak adlarının açıklanmaması şartıyla açıklamalar yapıyorlar.
Bakanların ortak açıklamalarında, derhal dikkat çeken ilk konu, El-Maliki hükümetine duyulan güvensizlik. Bakanlar, Bush'un planına açıkça destek vermemekle birlikte, Amerika'nın, Irak'ın bölünmez bütünlüğünü savunmak ve ülkede başarılı, eşit ve katılımcı bir politik düzen yaratmak konusundaki çabalarını da memnuniyet verici bulduklarını ifade etmekten geri kalmıyorlar. Ancak her şeye rağmen , tüm bunları Irak hükümetinin tek başına başarması gerektiği konusunda da fikir birliği içinde olduklarını belirtiyorlar.
En iyimser yorumlar ise Mısır tarafından yapıldı. Mısır Dışişleri Bakanı Ahmet Abdül Gheit, yaptığı açıklamada, Bush'un yeni planının yalnızca askeri bir harekat veya çok kutuplu bir askeri organizasyondan öte, politik, askeri ve ekonomik açıdan çok daha farklı bir vizyonu bulunduğunu söyledi. Mısır Dişişleri Bakanı, Rice'a, Amerikan ve Irak kuvvetlerinin, Sünnileri öldüren Şii gerillaların mutlaka durdurulması gerektiğinin de ısrarla altını çizdiğini de aktardı.
Rice, beş günlük Ortadoğu turunda Irak hükümetinin, eşit dağılımlı mezhepçi bir yol izleyebileceğine dair endişeler taşımadığını dile getirirken, Arap liderler Irak hükümetinin bunu başarabileceğine dair ciddi endişeler taşıyorlar.
Suudi Arabistan Büyükelçisi Ahmet El-Quatan ise, artık en önemli konunun ulusal uzlaşma sağlanması olduğunu, ancak maalesef giderek kötüleşen şartlar sebebiyle hiçbir ümit taşımadığını söyledi.
Mısır'ın en çok okunan gazetelerinden El-Ahram, sorunun yakın zamanda çözülebilmesinin çok zor göründüğünü ve şu anda süren çatışmaların uzunca bir süre daha devam edeceğini yazdı. Genelde basında yer alan haberler, Rice'ın ziyaretinin başarısız olduğu yönünde. Ürdünlü analist Lebib Kamhawi'ye göre; Arap liderleri, bu planla ilgili şüpheler taşımanın da ötesinde, yanlış stratejiler sebebiyle Irak'ta yaratılan kaos ortamına büyük bir öfke duymaya başladılar.
Kuveyt Dışleri Bakanı ise yaptığı açıklamada, Kuveyt Emiri'nin , Bush'un yeni Irak planında, İran ve Suriye ile işbirliğine yer vermemesinin kendisini büyük şaşkınlığa uğrattığını ve Rice'a genel anlamda, Basra Bölgesi'nin güvenliğinin özellikle Suriye ve İran'la kuralacak diyalogtan geçtiğini anlattığını, söyledi.
Bilindiği gibi, Bush yeni planını açıklarken, Suriye ve İran'a karşı sert tavır takınmış, onları Irak'taki gerillaları desteklemekle suçlayarak, şiddetin sona erdirilmesinde bu iki ülkeden görüş veya yardım alınmayacağını kesin bir dille ifade etmişti.
Bu arada, Suudi Arabistan, Irak'ta dengelerin oturtulması için yardım etmesi karşılığında, Amerika'ya, Arap-İsrail barış sürecinde daha aktif rol üstlenmesi konusunda baskı yapıyor. Suudi Arabistan'ın bu önerisi, Arapların Ortadoğu'daki asıl çözümün dengelerin sağlanması ile mümkün olabileceği görüşlerini tam olarak yansıtıyor.
Suudi Arapların sahip olduğu, El-Hayat gazetesinde yer alan bir yazıda ise, Amerikalıların Ortadoğu'daki Filistin sorununu sadece Irak'ta son derece problemli oldukları zamanlarda hatırladıklarını, bu sebeple de, göstermelik barış süreci açıklamalarıyla, konuyla güya son derece ilgili oldukları izlenimini vermeye çalıştıkları aktarıldı.