Cenazeye üçer defa gusül vermek farzdır: 1) Sidr ile karışık suyla. 2) Kâfur ile karışık suyla. 3) Normal su ile. |
Sidr ve kâfur, suyun muzaf suya dönüşeceğine sebep olacak ölçüde fazla ve yine "sidr ve kâfurla karıştırılmamış sudur" denecek ölçüde az olmamalıdır. |
Gereken miktarda sidr ve kâfur bulunmazsa, farz ihtiyat gereği bulunan miktarın suya katılması gerekir. |
Hac için ihrama giren kimse, sa'yı tamamlamadan önce Safa ve Merve arasında ölürse, kâfurlu suyla yıkanmamalıdır ve onun yeri-ne normal suyla yıkanmalıdır ve yine umre ihramındayken saçlarını kısaltmadan önce ölürse, hüküm aynıdır. |
Sidr ve kâfur veya bunlardan herhangi biri bulunmazsa ya da bulunur ama örneğin gasp olmasından dolayı kullanılması caiz olmazsa, bulunmayanın yerine cenaze normal su ile yıkanmalıdır. |
Ölüyü yıkayan kimsenin İmamiye Şiası ve akıl sahibi olması ve ölüyü yıkamakla ilgili hükümleri bilmesi gerekir. Farz ihtiyat gereği, bulûğ çağına da ermiş olmalıdır. |
Ölüyü yıkayan kimse bu işi kurbet kastıyla yapmalıdır yani ölüyü yıkama işini, Âlemlerin Rabbi'nin emrini yerine getirmek için yapmalıdır. Bu niyetini üçüncü yıkamanın sonuna kadar sürdürürse yeterli olur ve niyetini [her yıkamanın başında] yenilemesi gerekmez. |
Zinadan doğmuş olsa da Müslüman çocuğu yıkamak, farzdır. Kâfiri ve evladını yıkamak, kefenlemek ve gömmek caiz değildir. Çocukluktan deli olup bu durumu üzere bulûğa eren bir kimsenin, babaannesi veya onlardan herhangi birisi Müslüman olduğu takdirde, yıkanması gerekir; onlardan hiçbirisi Müslüman olmazsa, onu yıkamak caiz değildir. |
Düşük çocuk dört aylık veya dört aylıktan daha fazla olursa, yıkanmalıdır. Dört aylık olmazsa, bir bez parçasına sarılıp yıkanmadan kabre konulmalıdır. |
Erkek kadını, kadın da erkeği yıkarsa, bu yıkama batıldır. Ama kadın kocasını ve erkek de kendi eşini yıkayabilir. Fakat müstehap ihtiyat gereği, kadın kocasını ve erkek de eşini yıkamamalıdır. |