• Nombre de visites :
  • 2641
  • 11/4/2012
  • Date :

Fatımatü'z-Zehra (sa)-4

fatımatüz-zehra (sa)

Resulullah'ın (s.a.a) Ciğer Paresi Fatımatü'z-Zehra (sa)

***

Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:

"Fatıma benden bir parçadır; kim ona eziyet ederse, bana eziyet etmiş olur."

***

2- Bu hadisin (doğruluğunu kabul etsek bile), maksat mal mirası değil, peygamberlik mirasıdır. O dönemde Resulullah (s.a.a) Yahudi'lere ve Hıristiyan'lara karşı delil olarak, "Peygamberlik mirasla olmadığı için benim İsrailoğulları'ndan olmam gerekmiyor." buyurmuştur.Eğer peygamberlik mirasla geçseydi, Resulullah'ın da İsrailoğulları'ndan olması gerekirdi. Resulullah (s.a.a), onların iddialarını bu buyruğuyla defetmiştir.

3- Bu hadis mal mirasıyla ilgili olsaydı, bu durumda, bütün peygamberlerden miras alınmaması gerekirdi. Fakat bütün peygamberlerin bıraktıkları malların, mirasçıları tarafından miras alındığını görmekteyiz.

Naklî delilimiz de bunu ispatlamaktadır; Allah Teala Kur'ân-ı Kerim'de, Ze-keriyya'dan (a.s) bahsettiği ayette, Zekeriyya'nın evlât isterken onun hem kendisine ve hem de Yakub oğullarına mirasçı olmasını dilediğini vurgulamaktadır: "Benden ve Yakuboğulları'ndan miras alsın." Çünkü Yakuboğulla-rı'ndan peygamber olmayan da vardı. Ve yine Allah Teala buyuruyor ki: "Süleyman Davut'tan miras aldı."

4- Bu hadis nasıl olursa olsun Fatıma'nın (a.s) davasıyla ilgisi yoktur; çünkü Fatıma, Fedek'i miras olarak değil, hibe olarak istiyor ve müdafaa ediyordu. "Biz peygamberler miras bırakmayız." hadisi ise hibeyi değil, mirası men etmektedir.

5- Fatıma'nın şahid getirmesi gerekmiyordu. Çünkü Fatıma (a.s) Fedek'i iddia etmeyip, tasarruf etmekte olduğu bir mülkü başkasının eline geçmemesi için müdafaa etmekteydi. Çünkü Fedek Fatıma'nın tasarrufundaydı ve Fatıma "sahibu'l-yed" (malı elinde bulunduran kişi) olarak ilk olarak iddia etmiyordu; dolayısıyla şahid getirmesi gerekmiyordu.

6- Açıktır ki, İkinci Halife kendi hilâfeti döneminde Fedek'i Ali'ye geri verdi. Fakat Emirü'l-Müminin Ali reddederek, "Hak sahibini, kendisinin kesin hakkından mahrum ettiniz; onun yokluğunda ben Fedek'i kabul etmem." buyurdu. Bu konuyu bütün biyografi yazarları, tarihçiler ve bu cümleden "Kamusu'l-A'lam" kitabının yazarı eserinin "Fedek" sözcüğünde ispat etmiş ve açıklamıştır.

Şimdi biz diyoruz ki, eğer Birinci Halife'nin getirdiği delil sabit olsaydı, o hâlde niçin İkinci Halife Ömer b. Hat-tap ondan vazgeçerek Fedek'i sahibine geri verdi ve eğer Birinci Halife'nin getirdiği deliller doğru değil idiyse, bu durumda Birinci Halife Ebu Bekir b. Kuhafe'nin bu delille-re istinaden Resulullah'ın (s.a.a) ciğer paresine karşı öyle yersiz ve makul olmayan kötü bir davranış sergilemesinin sebebi nedir?!


Fatımatü'z-Zehra (sa)-1

Fatımatü'z-Zehra (sa)-2

Fatımatü'z-Zehra (sa)-3

Ağla Gözlerim Ağla

Hz. Peygamber (s.a.a) in Hz. Fatıma Hakkındaki Sözü

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)