• Nombre de visites :
  • 920
  • 7/8/2011
  • Date :

En güzel isimler Allahındır-1

en güzel isimler allah?nd?r

En güzel isimler Allah'ındır; O'nu onlarla çağırın. (Araf, 180)

Allah'ın isimlerinin "en güzel" sıfatı ile nitelenmesi, sıfat içerikli anlam taşıyan isimlerin kastedildiğini, sadece yüce zata delâlet eden isimlerin kastedilmediğini gösterir. Gerçi yüce Allah'ın isimleri arasında bu tür anlamsız, sadece yüce zata delâlet etmekle yetinen isimler yoktur. Her sıfat içerikli anlam da yeterli değildir. Sıfat içerikli anlamda bir güzellik bulunması gerekir. Güzellik ifade eden her sıfat içerikli anlam da yeterli değildir. İlâhî zat ile karşılaştırıldığında başkalarına göre daha güzel bir anlam taşıması gerekir. Meselâ yiğit ve iffetli isimleri güzel isimlerdir. Fakat yüce Allah'a yakışmazlar. Çünkü cismî bir nitelik mesajı içeriyorlar ve bu mesajdan soyutlanmaları mümkün değildir. Eğer bu mesajdan soyutlanmaları mümkün olsaydı, yüce Allah'ın isimleri arasına girebilirlerdi. Cömert, adil ve merhametli gibi.

Bir ismin Allah'ın isimleri arasına girip en güzel isimlerden olabilmesi için kemalî bir anlama delâlet etmesi, noksanlık ve yokluk çağrışımı yapmaması gerekir. Öyle bir çağrışım yapıyorsa da bu çağrışımın söz konusu anlamın noksanlıktan ve yokluktan arınmasına engel olmaması gerekir. İhtiyaç, yokluk ve sahip olmamayı gerektiren bütün anlamlarda bu durum geçerlidir. Cisimler, cisimliler, çirkin ve iğrenç fiiller ve yokluk içeren anlamlar gibi.

Bütün bu isimler, bizim konuştuğumuz dillerin ürünüdürler. Biz bu isimleri dış dünyadaki veya zihnimizdeki karşılıklarını ifade etmeleri için koymuşuzdur. Bu karşılıklarda şu veya bu oranda ihtiyaç ve eksiklik payı bulunur. Yalnız bu karşılıklardan bazıları var ki, onları ihtiyaç ve eksiklikten arındırmak mümkün değildir. Cisim, renk, miktar ve benzeri olgular gibi. Bazı karşılıkları ise ihtiyaç ve eksiklikten arındırmak mümkündür. İlim, hayat ve kudret gibi.

Meselâ biz insanlara göre ilim, bir şeyin maddî araçlarla dışarıdan taslağını almak suretiyle o şeyi kavramaktır. Bizim için kudret, adalelerimizde var olan maddî bir keyfiyete bağlı olarak eylem kaynaklılığıdır. Hayat, sahip olduğumuz araçlar sayesinde bilebilir ve yapabilir durumda olmamızdır.

Bu isimler, bu içerikleri ile yüce Allah'a yakışmazlar. Fakat eğer biz bunların anlamlarını maddî özelliklerden arındırırsak iş değişir. O zaman bir şeyi kavrama demek olan ilim, o şeyin Allah'ın önünde hazır olması; bir şeye kaynaklık yapan demek olan kudret, o şeyi var etmek ve hayat da bilebilir ve yapabilir olmak anlamına gelir. O takdirde bu anlamları Allah'a izafe etmenin önünde hiçbir engel kalmaz. Çünkü bu anlamlar eksiklik ve ihtiyaçtan arınmış, kemalî anlamlardır. Hem akıl, hem de nakil kanıtlar ki, her kemalî sıfat Allah'a mahsustur ve O, geçmiş bir örneğe dayanmaksızın bu sıfatı başkasına yansıtır. Yani yüce Allah âlim, kadir ve diridir. Fakat ondaki bu sıfatlar, bizdeki ilim, kudret ve hayat sıfatları gibi değildir. Ondaki bu sıfatlar, şanına lâyık şekilde bu anlamların kemalî gerçeklerini içerirler ve eksikliklerden arınmıştırlar.

"En güzel isimler (Esma'ul-Hüsna) Allah'ındır." cümlesinin ifade özellikleri, -haberin mübtedadan öne geçirilmiş olması -ki hasrı ifade eder- ve "ism"in çoğulu olan "esma"nın "elif-lâm" ile süslenmiş olması -ki umumu ifade eder- bütün bu özellikler- bu cümlenin "Var olan bütün en güzel isimler Allah'a mahsustur, hiç kimse bu isimlerde O'na ortak değildir." anlamına gelmesini gerektiriyor. Yüce Allah, bu anlamların ilim, hayat, yaratma ve rahmet gibi bazılarını kendisinden başkalarına izafe ettiğine, onlara bu isimleri verdiğine göre bu anlamların Allah'a ait olmaları, onların hakikatlerinin ortaksız olarak sırf O'na mahsus olmaları demektir.


Allah’ın İsimlerinden MUCİB

En güzel isimler O'nundur

Allahın İsimlerinin ve Sıfatlarının Bize ve Birbirine Nispeti

Mukaddes Zâtı Sınırsızdır

Allah-u Teala’nın İsimleri

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)