• Nombre de visites :
  • 1057
  • 5/2/2011
  • Date :

Ev Haremi ve Yaşam -5

ev haremi ve yaşam

Kur’ân’ın öğretisi, hem evin hizmetçileri ve çalışanları, hem de buluğ çağına ermemiş olan çocukların üç kez ve üç vakit izin almalarıdır. Bu üç vakit şunlardır:

Sabah namazından önce

Öğle istirahatı vaktinde

Geceleyin, yatsı namazından sonra

Kur’ân-ı Kerim bu üç vakitte izin almanın gerekliliğini emretmektedir. Bu üç vaktin dışındaki zamanlarda -ki bu vakitlerde insanlar genellikle iç elbiseleriyle, özel bir durumda, yarı çıplak veya yetersiz elbiselerle olmaları mümkündür- herhangi bir sakınca görmemiştir. Kur’ân-ı Kerim’in tabiri şöyledir:

“Ey Mü'minler! Elinizin altındaki köleler ve hizmetçiler ile aranızdaki henüz ergenlik çağına girmemiş gençler, günün şu üç vaktinde, yani sabah namazından önce, öğle sıcağında soyunduğunuz saatlerde ve yatsı namazından sonra odanıza gireceklerinde sizden üç defa izin istesinler. Bu vakitler mahrem yerlerinizin açık olabileceği vakitlerdir. Bu vakitler dışında ne sizin için ve ne de onlara bir sakınca yoktur. Birbirinizin odalarına rahatça girebilirsiniz. İşte Allah size ayetlerini böylesine ayrıntılı biçimde açıklar. Allah (her şeyi) bilendir, hüküm ve hükmet sahibidir.”[1]

Bu ayette evlere giderken izin istemekten daha ileri ve daha önde olan bir merhaleyi açıklamıştır.

Bazıları, çocukların büyüklerin yanına gidiş-gelişlerini basit ve alelade bir iş olarak görebilirler. Ve çocuklar bu yoldan bazı sahneleri görebilir veya bazı şeylerle karşılaşabilirler. Bu da onlara ağır gelebilir, bunları anlamada güçlük çekebilirler ve kötü öğretim ve saplantılara girmelerine sebep olabilir.

Bu mesele daha genel bir bakış açısıyla, çocukların anlamaları, görmeleri ve dikkat etmelerine oranla eşlerin kontrol ve ilişkileri ile alakalıdır… Bu işaretle yetinelim ve geçelim. Çünkü bu, başlı başına ve ayrıntılı olarak ele alınıp yazılması gereken çok önemli bir meseledir.

Her halükarda, görünürde basit ve önemsiz olan bu mesele, ilişkilerin sağlıklı olmasında o kadar önemlidir ki, Kur’ân-ı Kerim, geniş ve ayrıntılı bir şekilde ondan bahsetmiştir. Böylece aileler ve çocuklar psikolojik ve ahlâkî hastalıklara yakalanmasınlar ve ailesel ilişkilerde kontrol edilmeyen sinirsel ve psikolojik sorunların kötü tesirinden, özellikle yalnızlık vakitlerinde çocukların gidiş-geliş, görme ve anlamalarından korunsunlar. Bu yüzden ahlâkî saplantılara ve cinsi hastalıklara duçar olan birçok insanın dosyalarında, bu çeşit olumsuzlukların tesiri, ve ev içerisindeki korunma ve sakınmalardaki dikkatsizliğe  işaret eden bazı itiraflar göze çarpmaktadır.

Çocukların, ana-babalarının özel yaşamlarının bazı sırlarına şahit olmaları onları günaha sürüklemektedir. Hz. Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Nice bakışlar beraberinde hasret getirmiştir.”[2]

Neden İzinsiz

Şüphesiz ilişkilerde, başkalarının ev haremi haklarına riayet etmek, bizi, izin ve icazet almak konusundan bahsetmeye çekmektedir. Ancak asıl olan şudur ki, kişisel haklara saygı göstermek, İslamî kardeşlik şartlarını İslamî bir toplumda yerine getirmektir ve bu usule bağlılık, dostlukların devamlılık garantisidir.

Bu izinsiz ve icazetsiz iş, sadece bir eve veya özel bir odaya girmekle ilgili değil, daha kapsamlıdır.

Eğer birisi, not tutar veya bir mektup yazarsa, ona gizliden bakılmamalıdır.

Eğer birisi, bir sırrı bize emanet ederse, hıyanet etmemeli ve sırları ifşa edilmemelidir.

Eğer birisi; evinin, dolabının, çantasının anahtarını ya da otomobil ve motosikletinin anahtarını bize teslim ederse, onun izin ve rızasının olduğu miktardan fazla kullanmamalıyız.

Eğer iki kişi, kendi aralarında özel bir sohbet yapıyorlarsa -hem karşılıklı, hem de telefonla- kulak kesilmek, fısıltıları dinlemek, kulak hırsızlığı yapmak câiz değildir.


[1] Nur / 58 (Bkz. Tefsir-i Numune, c. 14, s. 538)

[2] Gurer’ul-Hikem, c. 4, s. 549

Ev Haremi ve Yaşam -4

Ev Haremi ve Yaşam -3

Ev Haremi ve Yaşam -2

Ev Haremi ve Yaşam -1

Saadet ve Şekavet

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)