• Nombre de visites :
  • 1263
  • 29/1/2011
  • Date :

Muhakkik-i Sani"nin (ra)-2

muhakkik-i saninin (ra)

Şeyh Lütfullah Missi, Şeyh Bahaî'nin kayın pederi Şeyh Ali Minşar, Şeyh Bahaî'nin babası Şeyh Abdüs-samet, Seyyid Macid Behrani, Şeyh Hürr-i Amuli ve Şeyh Bahaî gibi büyük âlimlerin varlığı Safevilerin hükümetleri döneminde Şia'nın tebliği ortamını kolaylaştırmış ve onların halk arasında saygı görmelerini sağlamıştır.

Muhakkik Sani'nin (r.a) hassas dönemlerinden biride; İran Safevi hükümetinde Şeyhülislamlık makamına getirilmesiydi. Bu zor ve ağır görev Şia âlimlerinin Safevi padişahları tarafından ne kadar büyük saygı görmelerinin göstergesiydi. Safevi padişahı Şah Tahmasp'ın Muhakkik-i Sani'ye mektubu:

"Peygamberin (s.a.a) şeriat bayrağını dalgalandırmayı büyük bir başarı olarak görüyorum. Peygamberler ve İmamların hedeflerini ve dinlerini ihya etmek, İmam Zaman'ın (a.f) zuhuruna zemin hazırlamaktır.

Şüphesiz ki o yüce hedeflerin gerçekleşmesi için âlimlere özellikle de son Peygamber (s.a.a) ve vasisi İmam Ali'ye (a.s), şeraitin gerçek savunucusu ve İmam-ı Zaman'ın (a.f) vekili olan büyük müçtehit Ali b. Abdülala'ya (Muhakkik-i Sani) İran'ın, büyükleri, bakanları ve hükümeti bütün işlerde itaat edeceklerdir. İstediğini azledecek ve istediğini iş başına getirecektir.

Şia'nın içinde bulunduğu o hassas dönemler şöyle nakledilmiştir: "O dönemlerde halk hak Caferi mezhebi hakkında hiçbir şey bilmiyordu. Kitap olarak İmamiye fıkhını insanlara anlatan yalnız Allame Hilli'nin "el-Kavaid" kitabı vardı. İnsanlar ihtiyaç duydukları konularda bir tek o kitaba müracaat ediyorlardı. Bu dönemde Muhakkik-i Sani (r.a) kalemine sarılarak Al-i Muhammed ilmini yazmaya başladı. İbadet, ahlak, iktisat ve fıkıh dalında birçok değerli eserler kaleme aldı. Selçuklu padişahı Tuğrul Bey zamanında hicri 450 yılından 906'ya kadar ezanda söylenmesi yasaklanan "Eşhedu enne Aliyyen veliyullah ve hayye ale hayril Amel" ibaresi Muhakkik'in çabalarıyla tekrar ezanlarda söylenmeye başlandı. Muhakkik-i Sani'nin (r.a) hizmetlerinden biride toplumu tehdit eden fesat ve fuhuş gibi haramların önüne geçmesiydi. Onun çabalarıyla ilahi kanun ve adalet topluma hâkim oldu. Safeviler dönemindeki başarılan işlerin hepsinin altında Muhakkik-i Sani'nin adı açık bir şekilde görülmektedir. Muhaddis-i Cezairi şöyle nakleder:

"Muhakkik-i Sani'nin valilere ve yöneticilere yazdığı mektupların bazılarını gördüm. Hepsinde ilahi adaletten bahsediliyor, halka nasıl davranılacağı ve insanlardan alınan vergilerin miktarı yazılıydı. Onun çabalarıyla tüm köylere cemaat imamı gönderilerek halkın ahkâm ve dini sorumluluklarını öğrenmeleri sağlandı."

Tarih kitaplarında şöyle nakledilir: "Nasiruddin Tusi'den sonra hiç kimse Muhakkik-i Sani gibi Ehlibeyt mektebini tebliğ etmemiş ve onun kadar zahmet çekmemiştir."

Muhakkik-i Sani (r.a) her yıl Şah Tahmasp'dan aldığı 70 bin dinarı havzalarda öğrencilerin ihtiyaçları için harcıyordu. 


Muhakkik-i Saninin (ra)-1

İbni Fahd-i Hilli (ra)-2

Muhakkik Hilli (ra)-2

Şehid-i Evvel (r.a)-4

Feyz-i Kaşani (r.a.) 2

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)