Kumaş gibi, metreyle ölçülüp satılan bir şeyi veya ceviz ve yumurta gibi tane ile satılan bir şeyi satıp, karşılığında daha fazla alıra sakıncası yoktur. Fakat her ikisi de aynı cinsten anlaşma da vadeli olursa, anlaşmanın sahih olması şüphelidir. Örneğin, on adet ceviz verir ve bir ay sonra on iki adet ceviz alırsa, sakıncalıdır. Aynı cinsten olan paranın da hükmü aynıdır. Dolayısıyla tümeni ayrı bir para birimine, örneğin, dinar veya dolara, peşin veya vadeli satarsa sakıncası yoktur. Ama altı ay sonra 110 lira almak üzere şimdi 100 lira vermesi gibi, kendi cinsinden olan bir paraya satıp fazla almak isterse, muamele süreli olmamalıdır; aksi halde anlaşmanın sahih olması şüphelidir. |
Şehrin birinde veya birçoğunda tartı ve kilo ile satılıp, bazı şehirlerde ise sayı ile satılan bir cinsin, sayı ile satılan şehirde kendi cinsinden fazlasına satılması caizdir. |
Tartı ve ölçü ile satılan şeylerde, sattığı ve karşılığında aldığı şey aynı cinsten olmazsa ve muamele de peşin olursa, fazla almanın sakıncası yoktur. Ama eğer süreli olursa şüphelidir. Dolayısıyla bir kilo pirinci iki ay sonra almak üzere iki kilo buğdaya satarsa, muamelenin doğruluğu şüphelidir. |
Yetişmiş meyveyi yetişmemiş meyveyle daha fazlaya muamele etmek caiz değildir. Eşit olarak nakit surette olursa keraheti vardır. Vadeli olursa sakıncalıdır. |
Faizde buğday ve arpa bir cins sayılır. Dolayısıyla bir kilo buğday verir bir buçuk kilo arpa alırsa faiz olur ve haramdır. Aynı şekilde, on kilo arpa alır ve harman zamanı on kilo buğday vermek isterse, arpayı peşin alıp buğdayı sonradan vereceği için, fazla almış sayılır ve haramdır. |
Baba ve oğul, karı ve koca birbirlerinden faiz alabilirler. Müslüman, İslam’ın muhafazası altında bulunmayan bir kâfirden faiz alabilir. Ama İslam’ın muhafazası altında olan kâfirle faizli muamele yapmak haramdır. Muamele tamam olduktan sonra, faiz vermek onun inancına göre helal ise, ondan faiz alınabilir. |
Sakal tıraşı yapmak ve karşılığında ücret almak, farz ihtiyat gereği caiz değil. Fakat zaruri olursa, ya yapmadığı takdirde genellikle tahammül edilmeyecek derecede zarar ve zorluğa sebep olursa, ayıplanmak ve hakarete maruz kalmaya dahi neden olsa, hüküm değişir. |
Gına haramdır. Ondan kasıt, günah ve gayri meşru işlerin yapıldığı meclislerine uygun olup, sesle okunan batıl sözdür. Bu ses şekliyle Kuran, dua ve benzeri şeyler okumak da caiz değildir. Farz ihtiyat gereği, açıkladığımız sözlerin dışındakileri de bu sesle okumamak gerekir. Gınayı dinlemek, karşılığında ücret almak haramdır. Bunun karşılığında alınan para, alanın malı sayılmaz. Aynı şekilde onu öğrenmek ve öğretmek de caiz değildir. Günah ve gayri meşru işlerin yapıldığı meclislere uygun olan musiki aletlerini çalmak da haramdır. Bunun dışındakiler haram değildir. Haram musiki çalmanın karşılığında para almak haramdır ve alanın malı sayılmaz. Onu öğrenmek ve öğretmek de haramdır. |