Cenazeyi necis bir şeyle ve saf ipekten yapılmış bezle kefenlemek, caiz değildir; ama çaresizlik hâlinde olursa sakıncası yoktur. Farz ihtiyat gereği, zaruret durumu dışında, cenaze altın dokumalı bezle de kefenlenmemelidir. |
Normal hâlde yani zaruret olmaksızın eti yenmeyen bir hayvanın yününden veya kılından yapılmış olan bezle ölüyü kefenlemek, caiz değildir. Ancak eti yenen hayvanın derisi, elbise denilecek şekilde yapılırsa, onunla cenaze kefenlenebilir. Yine eti yenen hayvanın kılı ve yününden kefen yapılırsa, sakıncası yoktur. Ancak müstehap ihtiyat gereği bu ikisinden kefen yapılmamalıdır. |
Kefen, ölüye ait olan veya ona ait olmayan necaset vasıtasıyla necis olduğunda, eğer kefen zayi olmayacaksa, necis olan miktarı yıkanmalı veya kesilip çıkarılmalıdır. Ancak kabre konulmuş olursa, kesilmesi daha iyidir. Hatta ölünün bu amaçla dışarı çıkarılması ona karşı saygısızlık sayılırsa, kesilmesi farz olur. Eğer necis olan miktarın yı-kanması veya kesilmesi mümkün olmazsa, değiştirilmesi mümkün olduğu takdirde kefeni değiştirilmelidir. |
Hac veya umre için ihram giymiş bir kimse ölürse, diğerleri gibi kefenlenmesi gerekir; başını ve yüzünü örtmenin sakıncası yoktur. |
İnsanın, sağlığında kendi kefenini, sidr ve kâfurunu hazırlaması, müstehaptır. |