Livata yaptıran erkeğin, her ne kadar çok az bir kısmı dâhil olsa da, -ergenlik çağında olursa- annesi, kız kardeşi ve kızı livat yapana haram olur. Aynı şekilde vacip ihtiyat gereği livata veren erkek olur veya livata eden mükellef olmazsa, yine anne, kız ve kız kardeşi ona haram olur. Ama girdiğini zanneder, veya girip girmediğinde şüphe ederse, bu durumda haram olmaz. Livata edenin annesi, kızı ve kız kardeşi livata verene haram olmaz. |
İnsan, bir kadınla evlenir, evlendikten sonra o kadının babası, kardeşi veya oğluyla livata ederse, vacip ihtiyata göre evlendiği kadın ona haram olur. |
Haccın vaciplerinden biri olan ihram halinde, bir erkek evlenirse, her ne kadar kadın ihramda olmasa dahi, böyle bir nikâh batıldır. İhramlı iken evlenmenin haram olduğunu biliyorduysa, o kadını bir daha asla kendine nikâh edemez. |
Kadın, ihramlı iken bir erkekle evlenir, her ne kadar erkek ihramlı olmasa da, yapılan nikâh batıldır. Kadın, ihramlı iken evlenmenin haram olduğunu biliyorsa, vacip ihtiyat gereği o kadın bir daha asla o erkekle evlenmemelidir. |
Kadın veya erkek hac ve müfrede umrenin vacip bir ameli olan nisa tavafını yapmazsa, onu yapıncaya kadar cima yapmaları haramdır. Ancak halk veya taksir yapıp ihramdan çıktıktan sonra evlenirlerse, nisa tavafını yapmasalar da, evlilikleri sahihtir. |
İnsan, mükellef olmayan bir kız çocuğunu kendisine nikâhlarsa, dokuz yaşını tamamlamadan onunla ilişkide bulunması haramdır. Ama ilişkide bulunur, kız ifza olsa bile ( ifzanın anlamı 2340. meselede açıklandı) mükellef olduktan sonra onunla ilişkide bulunabilir. İfza yapmışsa onun diyetini -bir adam öldürme diyetiyle aynıdır- vermelidir. Talâk verse bile, vacip ihtiyat gereği bir başkasıyla evlense bile hayatı boyunca onun nafakasını vermelidir. |
Üç defa talâk verilen kadın, -aralarda iki defa rücu veya nikâh okunursa- kocasına haram olur. Talâk hükümlerinde açıklanacağı gibi, başka birisiyle evlenir o kocası ölür veya talâk verirse, idesi dolduktan sonra ilk kocası onu kendisine yeniden nikâh yapabilir. |