• Nombre de visites :
  • 3758
  • 24/10/2007
  • Date :

SULARIN HÜKMÜ

sularin hükmü

S.1: Tazyiksiz olarak yukarıdan aşağıya doğru akan azsuyun alt tarafı necise ulaşırsa, üst tarafının hükmü nedir? C: Eğilimi, “su yukarıdan aşağıya doğru akıyor” denecek miktarda olursa, yukarıdan aşağı doğru akan suyun üst tarafı temizdir.

S.2: Necis olan bir kumaşı, akar su veya kür suda yıkarken pâk olması için onu suyun dışında mı sıkmak gerekir, yoksa suyun içinde de sıkmak yeterli midir?C: Necis olan kumaş ve benzerini akar su veya kür suda yıkarken sıkmak şart değildir. Hızla haraket ettirmek gibi herhangi bir yolla onun içindeki suyun dışarı çıkarılması yeterlidir.

S.3: İçindeki doğal tuz sebebiyle yoğunlaşan deniz suları, örneğin, Urumiye gölünün suyu ve ondan daha katı olan sularla abdest alma ve gusletmenin hükmü nedir?C: Suyun, içindeki tuz dolayısıyla yoğunlaşması, ona mutlak su denilmesine mani olmaz; mutlak suyla ilgili şer’î hükümlerin bir su hakkında geçerli olmasındaki ölçü, halkın ona mutlak su demesinden ibarettir.

S.4: Bir suya kür hükmünü uygulamak için onun kür olduğunun bilinmesi farz mıdır, yoksa önceden kür olduğu bilinirse şimdi de kür olduğuna karar verilebilir mi? Mesela; Tren deposu ve benzerlerinde olan sular gibi?C: Suyun önceden kür olduğu bilinirse, yine de kür olduğuna karar verilmesi câizdir (kür su hükmündedir).

S.5: İmam Humeyni’nin İlmihal’inin 147. meselesinde şöyle bir fetva yeralmıştır: “İyiyi kötüden ayırteden çocuğun taharet ve necaset hakkındaki sözüne, baliğ oluncaya kadar itibar edilmez.” Bu fetva pratikte bir çok zorluklara sebep oluyor. Bu durum karşısında şer’î görevimiz nedir?C: Bulûğ çağına yakın bir yaşta olan çocuğun sözüne itibar edilir.

S.6: Bazen suya klor gibi bazı maddeler döküldüğünde su süt rengini alıyor; böyle bir suya muzaf su denilir mi? Ve böyle bir suyu abdest alma ve diğer pâklik işlerinde kullanmanın hükmü nedir?C: Bu su, muzaf su hükmünde değildir?

S.7: Bir şeyi temizlemede akar su ile kür su arasında bir fark var mıdır?C: Bu açıdan bu ikisi arasında hiç bir fark yoktur.

S.8: Kaynatılarak buharlaştırılan tuzlu suyun buharından oluşan su ile abdest alınabilir mi?C: Kaynayan tuzlu suyun buharından oluşan su damlalarına mutlak su denilirse, mutlak su hükmündedir.

S.9: Necis olan elbiseleri çok su ile yıkarken sıkmak gerekiyor mu? Yoksa necasetin akıp gitmesinden sonra üzerinden su akması yeterli midir?C: Çok suda necasetin bertaraf olmasından sonra silkelemekle bile olsa suyun ona nüfuz ederek ayrılması yeterlidir ve sıkmaya gerek yoktur.

S.10: Necis olan büyük bir sergiyi veya halıyı musluk suyu ile yıkadığımızda, sadece necis olan yere borulardan gelen suyun akıtılması yeterli midir? Yoksa artık suyun ondan ayrılması da mı gerekiyor?C: Borulardan akan suyla temizlerken artık suyun çıkarılması veya çıkması şart değildir; ayn-ı necisin (necisin kendisinin) giderilmesinden sonra suyun necis olan yere ulaşıp akmasıyla o şey pâk olur.

S.11: Ayağın altı necis olduğunda pâk olması için onbeş adım yürümek şarttır. Acaba; bu onbeş adım yürümek ayn-ı necaset yok olduktan sonra mıdır, yoksa ayn-ı necaset giderilmeden de yeterli midir? Başka bir ifadeyle; onbeş adım yürümekle ayak altındaki ayn-ı necaset yok olursa ayak altı pâk olur mu?C: Onbeş adım yürümek ölçü değildir, ayn-ı necasetin yok olacağı kadar yürümek yeterlidiri. Eğer; ayn-ı necis daha az yürümekle de giderilirse ayak altı pâk olur.

S.12: Asfalt vb. şeylerle döşenmiş olan caddelerde yürümek, toprak gibi ayak altını temizler mi?C: Asfalt vb. şeylerle döşenmiş olan caddeler ayak altını ve ayakkabı gibi ayağı koruyan şeyleri pâk etmez.

S.13: Güneş pâkedici midir? Eğer pâkediciyse şartları nelerdir?C: Ayn-ı necis giderildikten sonra güneş vurmasıyla yer, bina gibi büyük gayri menkuller, binaya çakılı olan şeyler ve onda kullanılan tahta, kapı ve benzerleri temizlenir. Ancak; güneş vurduğunda onların ıslak olması şarttır.

S.14: Yıkanırken renk veren necis olmuş elbise nasıl pâk olur?C: Elbisenin rengi suyu muzaf etmezse, üzerine su dökmekle pâk olur.

S.15: Guslederken şahsın kullandığı kova ve benzeri kablara su sıçramaktadır. Acaba; bu su pâk kalır mı ve bu suyla gusül tamamlanabilir mi?C: Söz konusu kovaya damlayan su, bedenin pâk yerinden olursa, su pâktır ve onunla guslü tamamlamanın bir sakıncası yoktur.

S.16: Necis çamur ile yapılan tandırın temizlenmesi mümkün müdür?C: Yıkanarak onun yüzeyi temizlenebilir. Tandırın, hamur yapışan yüzeyinin temizlenmesi yeterlidir.

S.17: Hayvandan çıkarılarak yeni bir özellik alacak şekilde üzerinde kimyasal işlem yapılan necis yağlar necisliğinde bâki kalır mı, yoksa ona istihale hükmü mü uygulanır?C: Necis maddelerin veya hayvandan alınan haram parçaların temiz ve helal olmaları için onlara yeni bir özellik kazandıracak şekilde üzerlerinde kimyasal işlem yapılması yeterli değildir.

S.18: Köyümüzdeki hamamda oluşan buhar, hamamın düz tavanına ulaştıktan sonra su damlacıkları halinde yıkanan kimselerin üzerine damlıyor. Acaba; bu su damlacıkları pâk mıdır ve bu su damlacıklarının düşmesinden sonra alınan gusül sahih midir?C: Hamamın buharı ve oluşan su damlacıkları temizdir. Bu su damlacıklarının bedene değmesi guslün sıhhatine bir zarar vermez ve bedeni necis etmez.

S.19: Bilimsel araştırmalara göre, içme suyuna kirletici madensel kalıntıların, bakteri ve mikropların karıştırılması, onun yoğunluğunu yüzde bir bölü on’a vardırıyor. Arıtma tesisleri ise, bu maddeleri sudan arındırarak fiziksel (renk, tad ve koku), kimyasal (kirletici madensel kalıntılardan temizlenmesi) ve sıhhi olma (zararlı mikroplar ve bakterilerden arındırılması) yönünden onu bir çok nehir ve göl suyundan daha temiz ve sağlıklı bir su haline getiriyor. Bu durumda, eğer tasfiye edilen o su necis ise, yapılan bu işlemle pâk olur mu ve ona istihale hükmü uygulanır mı? Yoksa bu arıtmadan sonra elde edilen su necis midir?C: Su necis olduğu taktirde suyu arıtma, buharlaştırıp tekrar su haline getirme şeklinde olmadıkça, yalnızca kirletici maden kalıntılarını, mikropları, bakterileri ve benzeri şeyleri sudan arıtmakla istihale gerçekleşmez. Ama; her zaman kullanılmış olan suların necis olduğu belli değildir.

S.20: Bölgemizde cenazeye, tahtadan yapılan sedye üzerinde gusül veriyorlar; cenazenin bedeninde ayrıca necis olursa, tahtanın ilk defa dökülen suyu emdiğini dikkate alarak, ölünün temiz olmasıyla birlikte tahta da temiz oluyor mu?C: Cenazeye gusül verildiğinde onunla birlikte sedye de temiz olur; onun ayrıca yıkanması gerekmez.


Suların Hükümleri

TAHARET (Temizlik) HÜKÜMLERİ

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)