• Nombre de visites :
  • 2937
  • 24/10/2007
  • Date :

Birine cennetse birine zindan

yaşam
     Doğum ağrısı anneye göre ağrıdır; ama anne karnındaki çocuğa göre bir zindanın yıkılışıdır.

     (Hz. Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi-Mesnevi"den) 

     Şu dünya, cismin için meşakkat yurdudur; ama ruhun kanatlanıp yücelere ağsın diye dünya hayatı sana gereklidir.

    Hiç kimse yaşamadan bir semere elde edemez.

    Maddi olsun, manevi olsun bütün doğumlar, boy verip serpilmeler, hayat pratiğiyle mümkündür.

    İnsan yaşadıkça gelişir, büyür, derinleşir, yücelir.

    Hayatın meşakkati senin vücudunu hırpalar, sana acılar çektirir; ama sonunda elde ettiklerin sonsuza dek yanındadır senin. 

Bir ömür boyu ibadet zahmetiyle eğilip bükülen vücudun, kalbine ve ruhuna huzur bağışlar, başka âlemlere kanatlandırır seni.

    Nefsin için ibadet eziyettir, sana yük gibi gelir; ama ruhun için daha dünyadayken cennet ikliminde yaşamaktır.

    Ebedi huzur ve güzellikler için birkaç yıllık sıkıntı, eziyet nedir ki!

    Anne isteyerek doğum ağrısına katlanmasaydı cennet çiçeği gibi şirin çocuklara sahip olur muydu?

    Her şey sabırla yoluna girer.

    Her güzellik, her hayır geçici meşakkate katlanmakla elde edilir.

    Babanın, evladının yaramazlıklarına tahammül etmesi, sonunda onun kurtulmasına, adam olmasına vesile olur.

    Öğretmenin haylaz, gayretsiz öğrencisine katlanması ilim ehli, faydalı bir neslin yetişmesini sağlar.

    Âlemde her güzellin arka planında meşakkatler, zahmetler vardır.

    Tohum çamurdaki kapkaranlık dünyaya katlanmazsa yeryüzü çeşit çeşit bitkilerle, güzelliklerle donanır mıydı?

    Sen rahat bir hayat yaşayasın diye annen-baban ne sıkıntılar göğüslemişlerdir!

    Hani peygamberlerin hayatı bin bir meşakkat içinde geçmiştir ki insanlık için baki hayatlar temellensin diye.

    Peygamberler, bizim manevi doğumumuzun sancısını çekerler.

    Ukba yurdunda bir yercik edinelim diye çırpınır, dururlar. 

Bütün yakarışları, biz fani dünyanın ötesine bir pencere açabilelim diyedir.

    Dünyayı bunca imar edilmiş görürsün de zevk içinde, tasasız hayat sürersin; düşünmezsin ki bu imar, bu düzen hangi zahmetlerle, sıkıntılarla elde edilmiştir.

    Manevi imarların da işte buna benzer meşakkat süreçleri vardır. Tenin acı çekmiş.

    Malın eksilmiş ve bundan dolayı canın yanmış.

    Birine yardım edince nefsin çileden çıkmış. Ne gam!

    Ruhun, esenlik diyarında daha uzun mesafeler kat etmiş, daha ne istersin!

    Denizin yanında damlacığın sözü mü olur!

    SAİD TÜRKOĞLU-Zaman


Dünya Ehli ve Âhiret Ehli

Dünya akıbeti anlatmıştır

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)