• Nombre de visites :
  • 1380
  • 30/4/2012
  • Date :

Hişam b. Hakem - 3

hişam b. hakem

Sonra dedim ki: Ey âlim! Ben yabancı bir kimseyim. Sana bir soru sormama izin verir misin?

- "Evet." dedi.

Dedim ki: Senin gözün var mıdır?

Dedi ki: Yavrucuğum, bunun neresi soru? Sonra gözlerinle gördüğün bir şey hakkında nasıl soru soruyorsun?

Dedim ki: Ben böyle soru sorarım.

Dedi ki: Yavrucuğum! Sor, sorduğun soru ahmakça da olsa sor.

Dedim ki: Bana cevap ver.

Dedi ki: Sor

Dedim ki: Senin gözün var mıdır?

- "Evet." dedi.

Dedim ki: Onlarla ne yapıyorsun?

Dedi ki: Onlarla renkleri ve cisimleri görüyorum.

Dedim ki: Senin burnun da var mıdır?

- "Evet." dedi.

- "Peki, bununla ne yapıyorsun?" dedim.

- "Onunla koku alıyorum." dedi.

Dedim: Ağzın var mıdır?

Dedi ki: Var.

Dedim: Onunla ne yapıyorsun?

Dedi ki: Onunla tad alırım.

Dedim: Kulağın var mı?

- "Var." dedi.

- "Onunla ne yapıyorsun?" dedim.

- "Sesleri duyuyorum." dedi.

- Dedim ki: Kalbin var mı?

- "Var." dedi.

- "Onunla ne yapıyorsun?" dedim.

- "Onunla bu organ ve duyularla algıladığım şeyleri, birbirinden ayırıyorum."

Dedim ki: Bu organların varlığı kalbe duyulan ihtiyacı ortadan kaldırmıyor

- "Hayır." dedi.

Dedim ki: Organlar sağlıklı ve normal olsalar da mı?

Dedi ki: Yavrucuğum! Bu organlar kokladıkları, gördükleri, tattıkları veya duydukları bir şeyden şikâyet ederlerse bunu kalbe gönderirler. Böylece kesin inanç elde edilir ve kuşkular ortadan kalkar.

Hişam dedi ki: Bunun üzerine ona dedim ki: "Yoksa Allah, kalbi, bedenin di¬ğer organlarının kuşkularım gidermek için mi var etmiştir?"

- "Evet." dedi.

Dedim ki: O zaman kalp olmadan olmaz. Yoksa organlar kesin inanca erişe¬mezler mi?

- "Evet." dedi.

Dedim ki: Ey Mervan'ın babası! Görülüyor ki, Allah Tebareke ve Teâlâ, senin bedeninin organlarını kendi başlarına bırakmamış, onlara doğruyu belirginleştiren kuşkulu şeylerle ilgili kesin inancı ortaya koyan bir imam var etmiştir. Bunu yapan Allah, bütün insanları, şaşkınlıklar, kuşkular ve ihtilaflar içinde bırakır mı? Onlar için başvuracakları, kuşkuları için çözüm yolları arayacakları, şaşkınlıklarını berta¬raf etmesi için sığınacakları bir imam tayin etmez mi? Senin organlarının şaşkınlığı¬nı ve kuşkularını gidermek için başvuracağı bir imam tayin ederken bütün insanları şaşkınlık ve kuşkular içinde unutur mu?

Bunun üzerine sustu ve bana bir şey söylemedi. Sonra bana döndü ve dedi ki: "Sen Hişam b. Hakem misin?"

- "Hayır" dedim.

- "Yoksa onun sohbet arkadaşlarından biri misin?" dedi.

- "Hayır" dedim.

- "Peki, nerelisin?" dedi.

- "Kûfeliyim." dedim.

Dedi ki: "Sen, osun." Sonra beni kucakladı ve yerine oturttu ve oradan kalktı.

Ben konuştuğum sürece de bir kelime söylemedi. Ben kalkıncaya kadar böyle de¬vam etti.

Ebu Abdullah güldü ve şöyle dedi: «Ey Hişam! Bunu sana kim öğretti?»

Dedim ki: Bunları senden öğrenerek bir araya getirdim.

İmam buyurdu ki: «Allah'a yemin ederim ki bu, İbrahim'in ve Musa'nın suhuflarında (sahifelerinde) yer alan gerçeklerdir.»


Hişam b. Hakem - 1

Hişam b. Hakem - 2

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)