• Nombre de visites :
  • 1169
  • 19/12/2011
  • Date :

ŞAİR SENAİ -2

şair senai

Bu hikayenin uydurulmasının sebebi, suluk ehli‌nin, tari‌kat erbabı‌nın halinin değişmesinin her zaman nefis tesirinden ya da şeyh ve kutuplardan birinin nazarı ile olduğuna inanmalarıydı. Fakat şurası ke‌sindir ki bu hal, Senâî’de onu kendi işinden alıkoyacak bir te‌sirin sonucudur ve tüm fazilet, ilim, ince ve güçlü yapısına tahammül etmiş ol‌duğu bir doyumsuz‌luktur. Bu mana onun ilk zamanki şiirle‌rinde yer yer görülmektedir. Ondaki ilim olgunluğu ona hakikat ale‌minde rehberlik etti ve yer ve makam ehli kimselerin hafif meşreplik‌lerine tahammül etmenin üstesinden geldi. Belki de bu işte Senâî’nin o dönem‌lerde bir çok bölgede özellikle de doğu bölgelerinde dağılmış olan irfan yolunun salikleri ile olan muaşereti çok etkiliydi. Özellikle de Senâî, hızla Gazne’den çıktı ve Horâ‌sân bölgesine gelip buradaki ilim ve irfan ehli çeşitli kimselerle bir arada bulundu. Gençlik döneminin birkaç yılını Belh, Serahs, Herât ve Nişâbûr şehirle‌rinde geçirdi ve ga‌liba Belh’te olduğu dönemlerde Kabe yolu kendi‌sine göründü. Bunu aşağı‌daki matla’da Kabe’ye duyduğu aşkı anlatan ka‌side‌sinde ifade etmek‌tedir:

Yiğitlerle meydana doğru gitmemizin zamanı geldi. eyvandan dışarı bir yol bulup Keyvan’a (Satürn gezegeni) yol alma zamanı geldi.

Öyle anlaşılıyor ki Senâî, eşi, çocukları ve ailesiyle birlikte Horâ‌sân’da yaşa‌mış ve Hacca gittiği zaman anne ve babası hayatta idiler. Bundan do‌layı da Senâî, Hacca giderken yaşlı değildi. Yine bu dönemdeyken irfanî düşün‌celer ve dünya‌dan uzaklaşıp kopma fikri onda kuvvet bulmuş, ebedî şarabın sar‌hoşu ve “kendi varlığında fani”‌ olmuştu.

Mekke yolculuğundan döndükten sonra, şair bir süre Belh’te yaşadı. Oradan Serahs, Merv ve Nişâbûr’a gitti. Her gittiği yerde ora‌nın ilim bü‌yükleri‌nin ve ileri gelenlerinin sevinçli karşılamaları ve gö‌zetimlerinin gölgesi altında bir süre ya‌şadı. Nihayet 518/1124 yılları civarında Gazne’ye geri döndü.

Bu uzun süreli yolculuğun çok değerli anıları, Senâî’nin Horâ‌sân’da söylemiş olduğu kaside ve şiirlerinde bir de Belh’te yazmış ol‌duğu Kar-nâme-i Belh’te yer almaktadır. Senâî’inin yaşamında büyük bir etki mey‌dana getiren ve kendisi için bu yolculukta hasıl olmuş olan daha önemli şey de onun özellikle Belh, Serahs ve Merv’deki din bü‌yüklerinden bir ke‌simle yapmış olduğu görüşmeler sonucu ken‌disinde meydana gelen hal değişikliği ve meczubiyetidir. Bu görüşme ve irti‌batla‌rın etkisi ondan ge‌riye kalmış şiirlerinde ve mektupla‌rında açıkça görülmektedir.

Kimi hayat hikayesi yazan kimseler, Senâî’yi, Şeyh Ebû Yûsuf Yakûb-i Hemedânî’nin talebesi ve takipçisi olarak nitelemişlerdir. Ebû Yûsuf Hemedânî, uzun yıllar Horâsân’da yaşamış ve o bölgede büyük bir önem ve üne sahip olan tasavvuf şeyhlerinin büyüklerindendir. Daha çok Merv ve Herât’ta kalırdı. Galiba Senâî, buralarda onun huzu‌runda bulunmuş ve onun üstün bereketinden yarar‌lanmıştır.


ŞAİR SENAİ -1

NASIR HUSREV -4

ŞAİR UNSURİ

Şair Dakiki

RÜDEKİ-2

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)